Har-Name - Kanuni Devri İstanbul’unda Çingeneler ve Çingene Kültürü Kanuni Devri İstanbul’unda Çingeneler ve Çingene Kültürü

Stok Kodu:
9786257014311
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
528
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-01
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
%34 indirimli
549,00TL
362,34TL
Taksitli fiyat: 1 x 362,34TL
Tedarikçi Stoğu 5 Adet
9786257014311
388619
Har-Name - Kanuni Devri İstanbul’unda Çingeneler ve Çingene Kültürü
Har-Name - Kanuni Devri İstanbul’unda Çingeneler ve Çingene Kültürü Kanuni Devri İstanbul’unda Çingeneler ve Çingene Kültürü
362.34

Kanuni Sultan Süleyman'a sunulmak üzere kaleme alınan Har-nâme, adından da anlaşılacağı üzere eşek hikâyelerinden oluşan bir latifeler bütünüdür. Eserin en önemli ve özgün tarafı Çingene kültürüne ilişkin ayrıntılı bilgiler vermesinin yanı sıra özellikle 16. yüzyılda İstanbul'daki Çingenelerin gündelik hayatını bütün detaylarıyla ele almasıdır. Edebiyatımızın, güldüren ama incitmeden ilişen, acı duyurmadan iğneleyen letâif türündeki belki de en değerli eseriyle karşı karşıyayız. 16. yüzyılda, İstanbul'un bugün artık olmayan bir yöresinde, Kavaklı'da yaşayan Çingene Karaca katunasına bağlı Çingenelerin günlük yaşamları ile kültürlerini konu alan eser, gerçek kimliğini saklamış bir yazarın, kendisinin de farklı kimliklerle yer aldığı, insan ve hayvan oyuncuların katıldığı sembolik anlatımlı bir oyundur.

Yazarın, “arkadaşlarım” diye tanıttığı eşeklerle temsil edilen, üstü kapalı bir dille cehaletle suçladığı devrinin ilim adamlarından başkası değildir. Har-nâme, edebiyat tarihimiz açısından, içinde yer bulan beş hikâyeyle Nasreddin Hoca hikâyelerinin en eski üçüncü yazılı kaynağı olmasının yanı sıra içerdiği gözlemlerle sosyal tarih araştırmaları için de olağanüstü zengin bir kaynaktır. Başta dönem Çingeneleri olmak üzere çeşitli yöre insanlarının konuşma dillerindeki farklılıklara dair barındırdığı zengin malzemeyle dil alanı çalışmalarına sağladığı katkı açısından Harnâme, bilinen tek yazma nüshasıyla benzeri olmayan bir eserdir.

Kanuni Sultan Süleyman'a sunulmak üzere kaleme alınan Har-nâme, adından da anlaşılacağı üzere eşek hikâyelerinden oluşan bir latifeler bütünüdür. Eserin en önemli ve özgün tarafı Çingene kültürüne ilişkin ayrıntılı bilgiler vermesinin yanı sıra özellikle 16. yüzyılda İstanbul'daki Çingenelerin gündelik hayatını bütün detaylarıyla ele almasıdır. Edebiyatımızın, güldüren ama incitmeden ilişen, acı duyurmadan iğneleyen letâif türündeki belki de en değerli eseriyle karşı karşıyayız. 16. yüzyılda, İstanbul'un bugün artık olmayan bir yöresinde, Kavaklı'da yaşayan Çingene Karaca katunasına bağlı Çingenelerin günlük yaşamları ile kültürlerini konu alan eser, gerçek kimliğini saklamış bir yazarın, kendisinin de farklı kimliklerle yer aldığı, insan ve hayvan oyuncuların katıldığı sembolik anlatımlı bir oyundur.

Yazarın, “arkadaşlarım” diye tanıttığı eşeklerle temsil edilen, üstü kapalı bir dille cehaletle suçladığı devrinin ilim adamlarından başkası değildir. Har-nâme, edebiyat tarihimiz açısından, içinde yer bulan beş hikâyeyle Nasreddin Hoca hikâyelerinin en eski üçüncü yazılı kaynağı olmasının yanı sıra içerdiği gözlemlerle sosyal tarih araştırmaları için de olağanüstü zengin bir kaynaktır. Başta dönem Çingeneleri olmak üzere çeşitli yöre insanlarının konuşma dillerindeki farklılıklara dair barındırdığı zengin malzemeyle dil alanı çalışmalarına sağladığı katkı açısından Harnâme, bilinen tek yazma nüshasıyla benzeri olmayan bir eserdir.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 362,34    362,34   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat