Sonuç olarak, Bizans ideolojisi ve Bizans elit tabakasının dış politika öncelikleri onların haçlı seferlerini tasvip etmeleri ve katkı sağlamalarının önündeki en büyük handikaptı. Çünkü “İstanbul'un güvenliğini temin etmek ve Bizans imparatorlarının Hıristiyan dünyasının en büyük hükümdarı olduğu iddiasının kabulünü sağlamak” şeklinde özetlenebilen Bizans devletinin bu iki maddelik dış politika önceliği haçlı seferlerinin tabiatıyla tamamen çatışmaktaydı.
Bu amaçlardan ilkini gerçekleştirmek, yani İstanbul'un güvenliğini temin etmek için, Bizanslılar başlangıçta papanın ruhani otoritesinden faydalanmak istemiş olabilirler. Ancak şu çok açıktır ki, Bizanslıların bu girişimi devletin dış politika amaçlarından ikincisini, yani imparatorun hegemonyasının tanınmasını riske sokacaktı.
Çünkü haçlılar, imparatora değil, kendisini “Tanrı'nın altında ve insanın üstünde” bir yere koyan ve bu makamın kendisine “sadece evrensel kiliseyi değil, aynı zamanda bütün dünyayı yönetmesi için” verildiğini iddia eden bir papaya biat etmişlerdi. Papanın dünyevi otorite ile ilgili tavrı da şöyleydi: “nasıl ay, ışığını güneşten alarak yansıtıyorsa, kraliyet iktidarı da ihtişam ve saygınlığını papalık otoritesinden almaktadır”
Sonuç olarak, Bizans ideolojisi ve Bizans elit tabakasının dış politika öncelikleri onların haçlı seferlerini tasvip etmeleri ve katkı sağlamalarının önündeki en büyük handikaptı. Çünkü “İstanbul'un güvenliğini temin etmek ve Bizans imparatorlarının Hıristiyan dünyasının en büyük hükümdarı olduğu iddiasının kabulünü sağlamak” şeklinde özetlenebilen Bizans devletinin bu iki maddelik dış politika önceliği haçlı seferlerinin tabiatıyla tamamen çatışmaktaydı.
Bu amaçlardan ilkini gerçekleştirmek, yani İstanbul'un güvenliğini temin etmek için, Bizanslılar başlangıçta papanın ruhani otoritesinden faydalanmak istemiş olabilirler. Ancak şu çok açıktır ki, Bizanslıların bu girişimi devletin dış politika amaçlarından ikincisini, yani imparatorun hegemonyasının tanınmasını riske sokacaktı.
Çünkü haçlılar, imparatora değil, kendisini “Tanrı'nın altında ve insanın üstünde” bir yere koyan ve bu makamın kendisine “sadece evrensel kiliseyi değil, aynı zamanda bütün dünyayı yönetmesi için” verildiğini iddia eden bir papaya biat etmişlerdi. Papanın dünyevi otorite ile ilgili tavrı da şöyleydi: “nasıl ay, ışığını güneşten alarak yansıtıyorsa, kraliyet iktidarı da ihtişam ve saygınlığını papalık otoritesinden almaktadır”
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 108,30 | 108,30 |