Ermeni taşra edebiyatının önde gelen temsilcilerinden olan Hampartzum Gelenyan (Hamasdeğ), 1895 yılında Harput'un güneyinde Ermeni ve Türklerin birlikte yaşadığı Perçenç köyünde doğdu. Köyündeki ve Elazığ'daki Ermeni okullarından yetişti. İki yıl öğretmenlik yaptıktan sonra, 1913'te Amerika'ya göçtü. Eserlerini de doğup büyüdüğü toprakların tümüyle uzağındaki bu kıtada verdi. İnsancıllığın hep ön planda olduğu öykülerinde hazin temaları felsefi bir yaklaşım, sade bir dil, akıcı bir anlatımla işledi.
Hamasdeğ'in edebiyatında, hasretini bir ömür çektiği Perçenç köyü dünyanın merkezine dönüştü. Ancak köyünün yerel yaşamının anlatıcısı olmakla yetinmedi. Ermeni köylüsünün kaderinde, yaşamın dışına itilenlerin, toplumdan, hatta doğadan kovulanların, kısacası bütün insanlığın izini sürdü. Bu nedenle köklerinin kilometrelerce ötesinde de geniş bir beğeni buldu.
Hamasdeğ, Ermenice edebiyatta Hırimyan Hayrig ve Sırvantsdyants ile başlayan, Tılgadintsi, Zartaryan, Mıntzuri ve günümüzde de Mıgırdiç Margosyan ile devam eden taşra edebiyatı geleneğinin ara ve özel bir halkasıdır. Onu diğerlerinden farklı kılan en önemli özellik, memleketinden uzakta, Amerika'da verdiği eserlerle, neredeyse tümüyle yok olmuş bir hayatı olanca canlılığıyla aktarmasıdır.
Bu uzaklığa rağmen Harput yöresinin insanını, daima belli şablonlar içine hapsedilen Anadolu köy gerçekliğini en çıplak hakikiliğiyle ele alan, silinip gitmiş yaşantıların sevinç, üzüntü ve heyecanlarını ete kemiğe büründüren Hamasdeğ, üzerinde yaşadığımız toprakların ruhunu daha iyi kavramamızı sağlıyor.
Ermeni taşra edebiyatının önde gelen temsilcilerinden olan Hampartzum Gelenyan (Hamasdeğ), 1895 yılında Harput'un güneyinde Ermeni ve Türklerin birlikte yaşadığı Perçenç köyünde doğdu. Köyündeki ve Elazığ'daki Ermeni okullarından yetişti. İki yıl öğretmenlik yaptıktan sonra, 1913'te Amerika'ya göçtü. Eserlerini de doğup büyüdüğü toprakların tümüyle uzağındaki bu kıtada verdi. İnsancıllığın hep ön planda olduğu öykülerinde hazin temaları felsefi bir yaklaşım, sade bir dil, akıcı bir anlatımla işledi.
Hamasdeğ'in edebiyatında, hasretini bir ömür çektiği Perçenç köyü dünyanın merkezine dönüştü. Ancak köyünün yerel yaşamının anlatıcısı olmakla yetinmedi. Ermeni köylüsünün kaderinde, yaşamın dışına itilenlerin, toplumdan, hatta doğadan kovulanların, kısacası bütün insanlığın izini sürdü. Bu nedenle köklerinin kilometrelerce ötesinde de geniş bir beğeni buldu.
Hamasdeğ, Ermenice edebiyatta Hırimyan Hayrig ve Sırvantsdyants ile başlayan, Tılgadintsi, Zartaryan, Mıntzuri ve günümüzde de Mıgırdiç Margosyan ile devam eden taşra edebiyatı geleneğinin ara ve özel bir halkasıdır. Onu diğerlerinden farklı kılan en önemli özellik, memleketinden uzakta, Amerika'da verdiği eserlerle, neredeyse tümüyle yok olmuş bir hayatı olanca canlılığıyla aktarmasıdır.
Bu uzaklığa rağmen Harput yöresinin insanını, daima belli şablonlar içine hapsedilen Anadolu köy gerçekliğini en çıplak hakikiliğiyle ele alan, silinip gitmiş yaşantıların sevinç, üzüntü ve heyecanlarını ete kemiğe büründüren Hamasdeğ, üzerinde yaşadığımız toprakların ruhunu daha iyi kavramamızı sağlıyor.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 195,00 | 195,00 |