Sanat, estetik ve güzel olanın somut olarak ifade edilme şeklidir. Bu bağlamda İslâm medeniyet tarihine baktığımızda Müslümanların sanattan uzak kalmadıklarını, başta mimari olmak üzere hat, mûsiki ve tezhip gibi birçok sanat dalında güzel örnekler verdiklerini görürüz. Ancak bazı hadislerde resim ve müziğin dinen hoş karşılanmadıklarına dair ifadelerin bulunması ve fıkhî yorumların da bu olumsuz durumu destekler mahiyette olması bu iki sanat dalının İslâm kültür tarihinde yer edinmesine engel teşkil etmiştir. Hadislerde yer alan ifadelerin sertliğinden hareketle müçtehitlerin büyük çoğunluğunun bu sanat dallarını haram ya da en hafif şekliyle mekruh diye nitelemeleri İslâm toplumunun bu sanat dallarına mesafeli durmasına neden olmuştur. Ancak bu uzak duruş mutlak bir kopuş şeklinde olmamış hem müzik hem de resim fıkhî yorum ve dinî hassasiyetlere uygun olacak şekilde varlığını kısmen sürdürmüştür. Gınâ (şarkı), kabîh sözlerden ve eğlenceden soyutlanmş olarak dinî içerikli semalar vasıtasıyla varlığını sürdürürken tasvir, minyatür sanatıyla, mekân ve perspektiften uzak anatomik gerçekliği bulunmayan resimlerin çizilmesiyle varlığını devam ettirmiştir.
Sanat, estetik ve güzel olanın somut olarak ifade edilme şeklidir. Bu bağlamda İslâm medeniyet tarihine baktığımızda Müslümanların sanattan uzak kalmadıklarını, başta mimari olmak üzere hat, mûsiki ve tezhip gibi birçok sanat dalında güzel örnekler verdiklerini görürüz. Ancak bazı hadislerde resim ve müziğin dinen hoş karşılanmadıklarına dair ifadelerin bulunması ve fıkhî yorumların da bu olumsuz durumu destekler mahiyette olması bu iki sanat dalının İslâm kültür tarihinde yer edinmesine engel teşkil etmiştir. Hadislerde yer alan ifadelerin sertliğinden hareketle müçtehitlerin büyük çoğunluğunun bu sanat dallarını haram ya da en hafif şekliyle mekruh diye nitelemeleri İslâm toplumunun bu sanat dallarına mesafeli durmasına neden olmuştur. Ancak bu uzak duruş mutlak bir kopuş şeklinde olmamış hem müzik hem de resim fıkhî yorum ve dinî hassasiyetlere uygun olacak şekilde varlığını kısmen sürdürmüştür. Gınâ (şarkı), kabîh sözlerden ve eğlenceden soyutlanmş olarak dinî içerikli semalar vasıtasıyla varlığını sürdürürken tasvir, minyatür sanatıyla, mekân ve perspektiften uzak anatomik gerçekliği bulunmayan resimlerin çizilmesiyle varlığını devam ettirmiştir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 66,74 | 66,74 |