1915 yaz ve sonbahar döneminde Türkiye Ermenileri zorunlu bir tehcire tabi tutuldu. Türkler ne yaptıklarını biliyorlardı ve bugün pişmanlık duymalarını gerektirecek bir husus bulunmamaktadır. Bu yöntem en kesin ve en uygun yöntemdi. İtilaf Devletleri'nin ordularını Türkiye'ye göndermeleri ve hakimiyetimizi temin etmeleri için Avrupa ve Amerika'ya resmi çağrılar yaptık. Nihayet şu da var ki, var olduğumuz sürece aralıksız olarak Türklerle savaştık, öldük ve öldürdük. Artık Türklere ne gibi bir güven telkin edebiliriz ki?"
- Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın İlk Cumhurbaşkanı ve Taşnak Partisi'nin Kurucularından.)
1915 yılı Osmanlı İmparatorluğu için bir faciayla başladı. Son kırk yılını cephede geçiren ordu, nefes almaya fırsat bulamadan 1. Dünya Savaşı'nın pençesine düştü, ilk acı deneyimini de Sarıkamış'ta yaşadı. Binlerce asker donarak öldü, Çarlık Rusya'sı tüm Doğu Anadolu'yu ele geçirmek fırsatını yakaladı. Rus ordusunda, Osmanlı vatandaşı Ermenilerin oluşturduğu taburlar vardı. Aslında Ermenilerdeki hareketlenme yeni değildi. 19. yüzyılın başlarından itibaren, artık her yönüyle dağılmaya başlamış devlete karşı örgütlenmişlerdi ve özellikle Doğu Anadolu'da, Müslümanlara karşı ölümcül saldırılar düzenliyorlardı. Ülkeyi ve iktidarını tehlikede gören İttihat ve Terakki hükümeti Ermeniler için tehcir kararı aldı. 100 yıllık soykırım mı yoksa mukatele (karşılıklı boğazlaşma) mı tartışması işte alınan bu kararla başladı. Binlerce Ermeni yollara düştü. Bu uzun yolculuk sırasında bazısı saldırılar sonucu, bazısı açlık ve salgın hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetti.
Elinizdeki bu kitap, 100 yıldır çözülemeyen Ermeni Meselesi ve Tehcir konusuna ışık tutacak nitelikte bir kitap. Ahmet Seyrek'in uzun araştırmalar sonucu hazırladığı kitabı okuduğunuzda yıllardır söylenegelen Soykırım iddialarının cevabını bulacaksınız...
1915 yaz ve sonbahar döneminde Türkiye Ermenileri zorunlu bir tehcire tabi tutuldu. Türkler ne yaptıklarını biliyorlardı ve bugün pişmanlık duymalarını gerektirecek bir husus bulunmamaktadır. Bu yöntem en kesin ve en uygun yöntemdi. İtilaf Devletleri'nin ordularını Türkiye'ye göndermeleri ve hakimiyetimizi temin etmeleri için Avrupa ve Amerika'ya resmi çağrılar yaptık. Nihayet şu da var ki, var olduğumuz sürece aralıksız olarak Türklerle savaştık, öldük ve öldürdük. Artık Türklere ne gibi bir güven telkin edebiliriz ki?"
- Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın İlk Cumhurbaşkanı ve Taşnak Partisi'nin Kurucularından.)
1915 yılı Osmanlı İmparatorluğu için bir faciayla başladı. Son kırk yılını cephede geçiren ordu, nefes almaya fırsat bulamadan 1. Dünya Savaşı'nın pençesine düştü, ilk acı deneyimini de Sarıkamış'ta yaşadı. Binlerce asker donarak öldü, Çarlık Rusya'sı tüm Doğu Anadolu'yu ele geçirmek fırsatını yakaladı. Rus ordusunda, Osmanlı vatandaşı Ermenilerin oluşturduğu taburlar vardı. Aslında Ermenilerdeki hareketlenme yeni değildi. 19. yüzyılın başlarından itibaren, artık her yönüyle dağılmaya başlamış devlete karşı örgütlenmişlerdi ve özellikle Doğu Anadolu'da, Müslümanlara karşı ölümcül saldırılar düzenliyorlardı. Ülkeyi ve iktidarını tehlikede gören İttihat ve Terakki hükümeti Ermeniler için tehcir kararı aldı. 100 yıllık soykırım mı yoksa mukatele (karşılıklı boğazlaşma) mı tartışması işte alınan bu kararla başladı. Binlerce Ermeni yollara düştü. Bu uzun yolculuk sırasında bazısı saldırılar sonucu, bazısı açlık ve salgın hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetti.
Elinizdeki bu kitap, 100 yıldır çözülemeyen Ermeni Meselesi ve Tehcir konusuna ışık tutacak nitelikte bir kitap. Ahmet Seyrek'in uzun araştırmalar sonucu hazırladığı kitabı okuduğunuzda yıllardır söylenegelen Soykırım iddialarının cevabını bulacaksınız...
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 87,75 | 87,75 |