Yeryüzünde hayatın devam etmesi harikulade bir olaydır. Günümüz bilgilerine göre dünya, evrende yaşanabilen tek yerdir. Yaşamın sürekliliği, yeryüzünde varolan oksijen, karbonhidrat, azot, kalsiyum, fosfat gibi döngülerin aksamadan devam edebilmesine bağlıdır. Diğer bir anlatımla yeryüzünde yaşam, bir takım dengeler üzerine kurulmuştur. Canlıların yeryüzünde görülmesinden itibaren volkan püskürmesi, yükselme- alçalma olayları, kasırga, sel ve orman yangınları gibi çeşitli etmenlerin etkisiyle bazı dönemler, dünyamızın yaşam dengesi bozulmuş ise de doğa kendi kuralları ve gücüyle, bozulan dengesini uzun bir süreçte de olsa şu ya da bu şekilde tekrar kurabilmiştir. Son zamanlarda ise bu denge insanın sahip olduğu bilgi ve teknolojik düzeyin gelişmişliğine bağlı olarak bozulmaktadır. Bozulmaya ait örnekler her geçen gün artmaktadır. Hızlı nüfus artışı, bilinçsiz sanayileşme, aşırı fosil yakıt tüketimi, tarım ilacı ve suni gübre kullanımı gibi nedenlerle doğanın dengesi giderek artan bir şekilde bozulmakta ve bundan yaşam alanları büyük zarar görmektedir. Bozulma ve kirlenme böyle devam ederse 40- 50 yıl sonra yaşam imkansız hale gelebilecektir. Bu eserde canlıların yaşadığı ekosistemler ile buralarda yaşayan canlıların birbirleri ve çevreleriyle olan etki ve etkileşim biçimleri, madde döngüleriyle, doğal dengeleri bozan global çevre sorunları, bozulan çevrenin canlılara etkileri, bunun önlenmesine ilişkin yapılması gerekenler sade bir dille, kısa, açık ve anlaşılır bir biçimde açıklanmaya çalışılmıştır. Özetle uygun bir çevre olmadan yaşamın devam edemeyeceği, örneklerle vurgulanarak açıklanmaktadır.
Yeryüzünde hayatın devam etmesi harikulade bir olaydır. Günümüz bilgilerine göre dünya, evrende yaşanabilen tek yerdir. Yaşamın sürekliliği, yeryüzünde varolan oksijen, karbonhidrat, azot, kalsiyum, fosfat gibi döngülerin aksamadan devam edebilmesine bağlıdır. Diğer bir anlatımla yeryüzünde yaşam, bir takım dengeler üzerine kurulmuştur. Canlıların yeryüzünde görülmesinden itibaren volkan püskürmesi, yükselme- alçalma olayları, kasırga, sel ve orman yangınları gibi çeşitli etmenlerin etkisiyle bazı dönemler, dünyamızın yaşam dengesi bozulmuş ise de doğa kendi kuralları ve gücüyle, bozulan dengesini uzun bir süreçte de olsa şu ya da bu şekilde tekrar kurabilmiştir. Son zamanlarda ise bu denge insanın sahip olduğu bilgi ve teknolojik düzeyin gelişmişliğine bağlı olarak bozulmaktadır. Bozulmaya ait örnekler her geçen gün artmaktadır. Hızlı nüfus artışı, bilinçsiz sanayileşme, aşırı fosil yakıt tüketimi, tarım ilacı ve suni gübre kullanımı gibi nedenlerle doğanın dengesi giderek artan bir şekilde bozulmakta ve bundan yaşam alanları büyük zarar görmektedir. Bozulma ve kirlenme böyle devam ederse 40- 50 yıl sonra yaşam imkansız hale gelebilecektir. Bu eserde canlıların yaşadığı ekosistemler ile buralarda yaşayan canlıların birbirleri ve çevreleriyle olan etki ve etkileşim biçimleri, madde döngüleriyle, doğal dengeleri bozan global çevre sorunları, bozulan çevrenin canlılara etkileri, bunun önlenmesine ilişkin yapılması gerekenler sade bir dille, kısa, açık ve anlaşılır bir biçimde açıklanmaya çalışılmıştır. Özetle uygun bir çevre olmadan yaşamın devam edemeyeceği, örneklerle vurgulanarak açıklanmaktadır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 13,00 | 13,00 |