“İhtiyarlığımda çekilmez bir adam olacağım hakkındaki iltifatına teşekkür ederim. Ama bu tahminin doğru çıkmayacak sanırım. Çünkü ihtiyarlayacağımı kim söyledi. Hep genç kalacağım.”
Böyle yazıyor bir mektubunda Sabahattin Ali “Çok Sevgili Aliye” sine.
Onunla ilk tanıştığımda 41 yaşındaydı. Ben büyüdüm, yaşlandım, aradan neredeyse 20 sene geçti ama o hala 41 yaşında. Hiç yaşlanmadı. Eskimedi, unutulmadı. Dediği gibi hep genç kaldı.
Düşüncelerinden, yazdıklarından ve en kötüsü de yapmadıklarından ötürü hapis yattı. Ama bir gün olsun umutsuzluğa kapılmadı. O soğuk esaret günlerinde bile güzel memleketimin on yıllardır ezbere söylenen en duygulu hapishane şarkılarının şiirlerini yazdı.
Tıpkı hasretinden prangalar eskiten Ahmed Arif gibi.
Ya da içeri düştüğünden beri, güneş etrafında dünyanın on kere döndüğünü böylesine yalın ve gerçekçi anlatabilen Nazım Hikmet gibi.
Edebiyatist 16. sayısında biraz evvel saydığım bu güzel adamların roman olmuş hayatlarını yazan Türk edebiyatının yaşayan çınarı Hıfzı Topuz’la söyleşti.
Ahmed Arif’in oğlu usta heykeltraş Filinta Önal’la dertleşti. Bu şiirlerden şarkılar yapan Fazıl Say ve Ece Dağıstan’ın büyük katkılarıyla ortaya çıkan “Güz Şarkıları” albümünün güçlü sesi Güvenç Dağüstün ile şarkılar söyledi.
Her zaman olduğu gibi düşünmenin, düşlemenin, sevginin ve sanatın yüceliğini düstur edinen bir anlayışla; Edebiyatist bu sayısında “Esaret”i anlattı.
“İhtiyarlığımda çekilmez bir adam olacağım hakkındaki iltifatına teşekkür ederim. Ama bu tahminin doğru çıkmayacak sanırım. Çünkü ihtiyarlayacağımı kim söyledi. Hep genç kalacağım.”
Böyle yazıyor bir mektubunda Sabahattin Ali “Çok Sevgili Aliye” sine.
Onunla ilk tanıştığımda 41 yaşındaydı. Ben büyüdüm, yaşlandım, aradan neredeyse 20 sene geçti ama o hala 41 yaşında. Hiç yaşlanmadı. Eskimedi, unutulmadı. Dediği gibi hep genç kaldı.
Düşüncelerinden, yazdıklarından ve en kötüsü de yapmadıklarından ötürü hapis yattı. Ama bir gün olsun umutsuzluğa kapılmadı. O soğuk esaret günlerinde bile güzel memleketimin on yıllardır ezbere söylenen en duygulu hapishane şarkılarının şiirlerini yazdı.
Tıpkı hasretinden prangalar eskiten Ahmed Arif gibi.
Ya da içeri düştüğünden beri, güneş etrafında dünyanın on kere döndüğünü böylesine yalın ve gerçekçi anlatabilen Nazım Hikmet gibi.
Edebiyatist 16. sayısında biraz evvel saydığım bu güzel adamların roman olmuş hayatlarını yazan Türk edebiyatının yaşayan çınarı Hıfzı Topuz’la söyleşti.
Ahmed Arif’in oğlu usta heykeltraş Filinta Önal’la dertleşti. Bu şiirlerden şarkılar yapan Fazıl Say ve Ece Dağıstan’ın büyük katkılarıyla ortaya çıkan “Güz Şarkıları” albümünün güçlü sesi Güvenç Dağüstün ile şarkılar söyledi.
Her zaman olduğu gibi düşünmenin, düşlemenin, sevginin ve sanatın yüceliğini düstur edinen bir anlayışla; Edebiyatist bu sayısında “Esaret”i anlattı.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 15,00 | 15,00 |