Bir ülkenin ekonomisinde önemli rol oynayan bankacılık sektörü, yoğun rekabetin yaşandığı sektörlerden biridir. Bankaların rekabet ortamında varlıklarını sürdürebilmeleri ve gelişmeleri, sahip oldukları maddi güce ve teknolojik donanımla ilgili olmakla beraber, çalışanlarının bankaya karşı oluşan duyguları ve süreklilik arz eden etkileşimlerinin verimli olması ile ilgilidir. Müşterileri ile duygu temelinde ilişki kuran ve bunu olumlu yönde kullanabilen banka çalışanı, müşterilerde bıraktığı olumlu duygular sayesinde belirli bir süre sonra daha fazla müşteri kitlesine sahip olacaktır. Ancak işinden tatminiyet duymayan banka çalışanı mevcut işinden ayrılarak başka bir bankada faaliyetine devam eder ve iletişim halinde olduğu müşterilerinin de bulunduğu bankaya geçmesine neden olacaktır. Böylece banka sahip olduğu çalışanının yanı sıra, mevcut müşteri kitlesini de kaybetmiş olacaktır. Bu durum, bankacılık sektöründe örgütsel bağlılık, iş tatmini ve işten ayrılma kavramlarının ne denli önemli olduğunu göstermektedir. Bu kitapta amaç, duygusal sermayenin işten ayrılma niyeti ve iş tatmini üzerindeki etkisinde örgütsel bağlılığın aracı rolünü incelemektir. Diyarbakır'da faaliyet gösteren banka çalışanları üzerinde saha çalışması yapılmıştır. Yapılan analizler sonucunda; duygusal sermayenin işten ayrılma niyeti üzerinde negatif ve anlamlı bir etkisinin olduğu, iş tatmini üzerindeki etkisinin ise pozitif ve anlamlı olduğu belirlenmiştir. Modelde aracı değişken olarak kullanılan örgütsel bağlılığın her üç değişkenle de anlamlı ilişkilere sahip olduğu belirlenmiştir. Ayrıca örgütsel bağlılık değişkeninin duygusal sermaye ile iş tatmini arasında ve duygusal sermaye ile işten ayrılma niyeti arasında tam aracılık etkisine sahip olduğu belirlenmiştir. Çalışmadan elde edilen bulgulardan hareketle, banka yöneticilerine; çalışanlara iletişim, stres yönetimi, girişimcilik gibi konularda bilgi ve becerilerini artıracak eğitimler vermeleri, böylece çalışanların öz farkındalık, sosyal farkındalık, ilişki yönetimi, öz yönetim ve uyumluluk yetkinliklerini ve duygularını kontrol etme becerisi kazandırmaları; çalışanların isleri ile ilgili algılarını pozitif yönde artıracak etkinlikler gerçekleştirerek onların işten ayrılma düşüncelerini azaltmaları; öz farkındalığı, sosyal farkındalığı, ilişki yönetimi, öz yönetimi ve uyumluluğu yüksek düzeyde olan ve duygularını kontrol edebilen, bankaya bağlılığı yüksek düzeyde olan çalışanları ödüllendirerek onların iş tatminlerini artırmaları önerilmektedir. Bu sayede iş tatminleri artan çalışanlar bankalarından ayrılma eğilimi göstermeyecektir.
Bir ülkenin ekonomisinde önemli rol oynayan bankacılık sektörü, yoğun rekabetin yaşandığı sektörlerden biridir. Bankaların rekabet ortamında varlıklarını sürdürebilmeleri ve gelişmeleri, sahip oldukları maddi güce ve teknolojik donanımla ilgili olmakla beraber, çalışanlarının bankaya karşı oluşan duyguları ve süreklilik arz eden etkileşimlerinin verimli olması ile ilgilidir. Müşterileri ile duygu temelinde ilişki kuran ve bunu olumlu yönde kullanabilen banka çalışanı, müşterilerde bıraktığı olumlu duygular sayesinde belirli bir süre sonra daha fazla müşteri kitlesine sahip olacaktır. Ancak işinden tatminiyet duymayan banka çalışanı mevcut işinden ayrılarak başka bir bankada faaliyetine devam eder ve iletişim halinde olduğu müşterilerinin de bulunduğu bankaya geçmesine neden olacaktır. Böylece banka sahip olduğu çalışanının yanı sıra, mevcut müşteri kitlesini de kaybetmiş olacaktır. Bu durum, bankacılık sektöründe örgütsel bağlılık, iş tatmini ve işten ayrılma kavramlarının ne denli önemli olduğunu göstermektedir. Bu kitapta amaç, duygusal sermayenin işten ayrılma niyeti ve iş tatmini üzerindeki etkisinde örgütsel bağlılığın aracı rolünü incelemektir. Diyarbakır'da faaliyet gösteren banka çalışanları üzerinde saha çalışması yapılmıştır. Yapılan analizler sonucunda; duygusal sermayenin işten ayrılma niyeti üzerinde negatif ve anlamlı bir etkisinin olduğu, iş tatmini üzerindeki etkisinin ise pozitif ve anlamlı olduğu belirlenmiştir. Modelde aracı değişken olarak kullanılan örgütsel bağlılığın her üç değişkenle de anlamlı ilişkilere sahip olduğu belirlenmiştir. Ayrıca örgütsel bağlılık değişkeninin duygusal sermaye ile iş tatmini arasında ve duygusal sermaye ile işten ayrılma niyeti arasında tam aracılık etkisine sahip olduğu belirlenmiştir. Çalışmadan elde edilen bulgulardan hareketle, banka yöneticilerine; çalışanlara iletişim, stres yönetimi, girişimcilik gibi konularda bilgi ve becerilerini artıracak eğitimler vermeleri, böylece çalışanların öz farkındalık, sosyal farkındalık, ilişki yönetimi, öz yönetim ve uyumluluk yetkinliklerini ve duygularını kontrol etme becerisi kazandırmaları; çalışanların isleri ile ilgili algılarını pozitif yönde artıracak etkinlikler gerçekleştirerek onların işten ayrılma düşüncelerini azaltmaları; öz farkındalığı, sosyal farkındalığı, ilişki yönetimi, öz yönetimi ve uyumluluğu yüksek düzeyde olan ve duygularını kontrol edebilen, bankaya bağlılığı yüksek düzeyde olan çalışanları ödüllendirerek onların iş tatminlerini artırmaları önerilmektedir. Bu sayede iş tatminleri artan çalışanlar bankalarından ayrılma eğilimi göstermeyecektir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 140,00 | 140,00 |