Dört Plasenta ve Dört Doğum _{Bir Bağ Kuramı Açısından Psikodramatik Psikoterapide Değişim ve Dönüşümler}

İlginç, bir o kadar doğal, belki bir anlamda otantik bir yaklaşımla ele alınan psikolojik doğumlarla karşılaşmanın okura büyük bir ufuk açacağı kanısındayım.

Tülin Kuşgözoğlu

Yaptığı işi dalga etkisi olarak tanımlayan, otobiyografik öğeler ile okuyucuya iç dünyasını açan bir psikoterapist ve araştırmacının otuz dört yıllık deneyiminden süzülenlerin sesi...Ve ben bu süzülenler arasından ben en çok aşağıda alıntıladığım öğretileri sevdim.
“Kendi yaralarını iyileştirememiş olmak, başkalarının acı ve yaralarını yeterince bir olgunlukla karşılamayı engeller.” “Psikoterapide esas olan danışanı/hastayı mutlu ve memnun etmek değil, büyümesine aracılık etmektir.”

İnanç Sümbüloğlu

Kitap, gelişimci psikodramatist bakış açısıyla doğumdan itibaren gelişime farklı aşamalarda bakan bir kuramı, konu ile ilgili deneyim paylaşımlarını ve orijinal bir araştırmayı anlatıyor. Yazar, tarihsel olayları, günceli ustaca harmanlayarak, samimiyetle kendi yaşadıklarını, düşüncelerini, duygularını paylaşarak, kendi duruşu ile kuramını açıklıyor. Tasarımını kendisinin yaptığı, psikodrama alanında yapılan çalışmalarda kullanılabilecek bir araştırma yöntemi öneriyor.

Özlem Sürel Karabilgin Öztürkçü

Günceli içeren bir kitapla karşı karşıyayız. İnci Doğaner, yaratıcı bir yenici, yaşam boyu gelişime tüm kalbiyle inanmış biri olarak bildikleriyle yetinmiyor. Psikoterapi yazınının yanı sıra felsefe ve nörobilim gibi alanlardan da beslenmeye devam ediyor. Tıpkı daha önceki kitabında yer alan kendilik gelişim kuramında olduğu gibi bu kitapta da plasenta ve doğum metaforlarıyla bir bağ kuramı geliştirip psikoterapideki değişim ve dönüşümlere yeni bir düşünüş katıyor.

Ayşe Altan