Elinizdeki kitap Bulgaristan, Rusya, Belarus ve Polonya'dan oluşan dört Doğu Avrupa ülkesinin karşı karşıya kaldığı karmaşık sorunların ve ulusların ödediği ağır bedellerin pek bilinmeyen, çok tartışılmayan bilimsel hikâyesidir; özünden, felsefesinden, ilkelerinden saptırılarak içi boşaltılan ve anlamsızlaştırılan, daha da önemlisi hiçbir zaman doğru uygulanmayan sözde sosyalizmin hüzünlü hikâyesidir; Doğu ile Batı arasında, Rusya ile ABD arasında, BDT ile AB arasında tercih yapmak zorunda bırakılan ve derin bunalımlar yaşayan Slav toplulukların ikilem dolu hikayesidir.
Doğu Avrupa ülkeleri, sosyalizmden kapitalizme ekonomik, siyasal ve toplumsal sorunlarla dolu sancılı geçiş sürecini atlatmaya çalıştıysalar da başaramadılar. Bu nedenle geçiş dönemi olarak adlandırılan 1990-2015 dönemi iktisadi krizler, jeopolitik ikilemler, siyasal zikzaklar, demografik ve siyasal sarsıntıların yaşandığı ilginç, hüzünlü, sürprizli ve bir o kadar da karmaşık bir dönem olarak tarih kitaplarına girmeye adaydır. Doğu Avrupa'daki postsosyalist ülkelerin yaşadığı bu sorunlu dönemle ilgili ülkemizde çok az sayıda akademik araştırma yapılmıştır. Bir başka deyişle, Türk bilim camiası Doğu Avrupa'daki ülkelere ve bu ülkelerin yaşadığı sorunlara nedense hep mesafeli durmuştur. Bu nedenle hem postsosyalist ülkelerdeki sorunlar hem de bu ülkelerin siyasi, coğrafi, demografik ve sosyo-ekonomik yapısı ile ilgili Türkiye'de pek fazla bilimsel yayın yoktur. Elinizdeki kitap bu yayın boşluğunu bir nebze olsun gidermek amacıyla kaleme alınmıştır.
Bu kitapta yer alan araştırmalar, son 10 yılda Uludağ Üniversitesi öğretim üyesi olarak uluslararası kongre ve konferanslarda bildiri şeklinde sunulan çalışmalarımın veya farklı bilimsel dergilerde yayınlanan makalelerimin biraraya getirilmesiyle ortaya çıkmıştır. Bulgaristan, Rusya, Belarus ve Polonya'dan oluşan dört Doğu Avrupa ülkesiyle ilgili Türkiye'de toplu ve kalıcı bir eserin olmayışı kitabın yayınlanmasına neden olmuştur. Ayrıca geniş halk kitlelerine sunulamayan ve kütüphanelerin tozlu raflarında bekleyen akademik çalışmaları meraklı Türk okuyucularına ulaştırma arzusu, bu makalelerin kitaplaştırılmasının öncelikli nedenleri arasındadır.
Kitapta Rusya'yla ilgili 8, Bulgaristan'la ilgili 8, Belarus'la ilgili 4 ve Polonya'yla ilgili 1 çalışma bulunmaktadır. İrdelenen konular büyük çeşitlilik gösteren renkli bir araştırma yelpazesinde yer alır ve coğrafyadan demografiye, tarihten sosyolojiye, uluslararası ilişkilerden toplumbilime kadar birçok branşın ilgi alanına girer. Azınlık hakları ve etnocoğrafya, kültür coğrafyası ve nüfus coğrafyası, siyasi coğrafya ve dinler coğrafyası, şehir coğrafyası ve Türk dünyası coğrafyası; kitapta yer alan çalışmalarda en çok tartışılan konuların başında gelir. Fakat tüm bu konuların ve tartışılan sorunların ortak noktası, kitaptaki dört Slav ülkesinin beşeri yapılarının ve toplumsal sorunlarının hem sosyalist hem de postsosyalist dönemler çerçevesinde kaleme alınmasıdır.
Elinizdeki kitap Bulgaristan, Rusya, Belarus ve Polonya'dan oluşan dört Doğu Avrupa ülkesinin karşı karşıya kaldığı karmaşık sorunların ve ulusların ödediği ağır bedellerin pek bilinmeyen, çok tartışılmayan bilimsel hikâyesidir; özünden, felsefesinden, ilkelerinden saptırılarak içi boşaltılan ve anlamsızlaştırılan, daha da önemlisi hiçbir zaman doğru uygulanmayan sözde sosyalizmin hüzünlü hikâyesidir; Doğu ile Batı arasında, Rusya ile ABD arasında, BDT ile AB arasında tercih yapmak zorunda bırakılan ve derin bunalımlar yaşayan Slav toplulukların ikilem dolu hikayesidir.
Doğu Avrupa ülkeleri, sosyalizmden kapitalizme ekonomik, siyasal ve toplumsal sorunlarla dolu sancılı geçiş sürecini atlatmaya çalıştıysalar da başaramadılar. Bu nedenle geçiş dönemi olarak adlandırılan 1990-2015 dönemi iktisadi krizler, jeopolitik ikilemler, siyasal zikzaklar, demografik ve siyasal sarsıntıların yaşandığı ilginç, hüzünlü, sürprizli ve bir o kadar da karmaşık bir dönem olarak tarih kitaplarına girmeye adaydır. Doğu Avrupa'daki postsosyalist ülkelerin yaşadığı bu sorunlu dönemle ilgili ülkemizde çok az sayıda akademik araştırma yapılmıştır. Bir başka deyişle, Türk bilim camiası Doğu Avrupa'daki ülkelere ve bu ülkelerin yaşadığı sorunlara nedense hep mesafeli durmuştur. Bu nedenle hem postsosyalist ülkelerdeki sorunlar hem de bu ülkelerin siyasi, coğrafi, demografik ve sosyo-ekonomik yapısı ile ilgili Türkiye'de pek fazla bilimsel yayın yoktur. Elinizdeki kitap bu yayın boşluğunu bir nebze olsun gidermek amacıyla kaleme alınmıştır.
Bu kitapta yer alan araştırmalar, son 10 yılda Uludağ Üniversitesi öğretim üyesi olarak uluslararası kongre ve konferanslarda bildiri şeklinde sunulan çalışmalarımın veya farklı bilimsel dergilerde yayınlanan makalelerimin biraraya getirilmesiyle ortaya çıkmıştır. Bulgaristan, Rusya, Belarus ve Polonya'dan oluşan dört Doğu Avrupa ülkesiyle ilgili Türkiye'de toplu ve kalıcı bir eserin olmayışı kitabın yayınlanmasına neden olmuştur. Ayrıca geniş halk kitlelerine sunulamayan ve kütüphanelerin tozlu raflarında bekleyen akademik çalışmaları meraklı Türk okuyucularına ulaştırma arzusu, bu makalelerin kitaplaştırılmasının öncelikli nedenleri arasındadır.
Kitapta Rusya'yla ilgili 8, Bulgaristan'la ilgili 8, Belarus'la ilgili 4 ve Polonya'yla ilgili 1 çalışma bulunmaktadır. İrdelenen konular büyük çeşitlilik gösteren renkli bir araştırma yelpazesinde yer alır ve coğrafyadan demografiye, tarihten sosyolojiye, uluslararası ilişkilerden toplumbilime kadar birçok branşın ilgi alanına girer. Azınlık hakları ve etnocoğrafya, kültür coğrafyası ve nüfus coğrafyası, siyasi coğrafya ve dinler coğrafyası, şehir coğrafyası ve Türk dünyası coğrafyası; kitapta yer alan çalışmalarda en çok tartışılan konuların başında gelir. Fakat tüm bu konuların ve tartışılan sorunların ortak noktası, kitaptaki dört Slav ülkesinin beşeri yapılarının ve toplumsal sorunlarının hem sosyalist hem de postsosyalist dönemler çerçevesinde kaleme alınmasıdır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 187,20 | 187,20 |