Dîvan’ın 43. sayısı Aristoteles felsefesi, Osmanlı diplomasi tarihi ve mezhepler tarihi temalı üç makale ve sosyal bilimlerin farklı disiplinlerinden dokuz kitap değerlendirme yazısıyla okurlarını selamlıyor.
Bu sayımız Engin Koca’nın “Aristotelesçi Sistemde Fizik ve Sanat İlişkisi” başlıklı makalesiyle başlıyor. Aristotelesçi sistemdeki üç temel bilgi sınıflandırması olan üretici, pratik ve teorik bilginin birbirinden bağımsız olarak ele alınmasını eleştiren Koca, bu bilgi türler arasındaki ilişkiyi teorik bilgi ile üretici bilgi arasındaki ilişkinin kurallılığını tespit ederek göstermeye çalışıyor. Bu ise öncelikle fizik biliminin konusu açıkça belirlenmesi ve burdan hareketle sanatların fizik ile ilişkisinin tespitiyle mümkün. Koca’ya göre söz konusu ilişkinin belirlenmesi ilk olarak modern bilimler sınıflandırmasının Aristoteles’e olan borcunu göstermiş olacak ve mühendislik bilimleriyle temel bilimler arasındaki ilişkinin kavranmasına yönelik bir katkı sunacak.
“17. Yüzyıl Osmanlı-Habsburg Diplomasi Tarihine Bir Katkı: 1664 Vasvar Antlaşması’nın Tasdik Sürecine Dair Yeni Bulgular” başlıklı ikinci makale Özgür Kolçak’a ait. Yerli ve yabancı geniş bir arşiv araştırmasına dayanan makalede 1664 yılında Osmanlı ve Habsburg imparatorlukları arasında imzalanan Vasvar Antlaşması’nın tasdik sürecini inceliyor. Kolçak, taraflar arasında kağıda dökülen ve Habsburg hükümdarı ve Osmanlı sultanı tarafından onaylanması durumunda yürürlüğe konabilen antlaşmaların genel olarak uzun yıllar aldığı, fakat Vasvar Antlaşması’nın ise bir buçuk ay gibi kısa bir sürede yürürlüğe konduğu tespitiyle, bu durumun sebeplerini izlenen diplomasi trafiğini takip ederek ortaya koymaya çalışıyor. Bu ise değişen diplomatik mekanizma ve süreçlerin, erken modern dönem Osmanlı devletinin yapısında ne tür değişimler olduğunu belirlemede bir katkı niteliği taşıyor.
Aynur Beyza Çınar’ın kaleme aldığı “Yahudiliğin Ata Yakup ve Şeriat Algısı Işığında Medineli Müslümanlar ile Yahudiler Arasındaki Nesih Tartışması” başlıklı son makalenin konusu, Yakup Peygamber’in kendisine uyguladığı yasaklar üzerinden Hz. Peygamber döneminde Medine’de Müslümanlar ile Yahudiler arasında geçen tartışmalar. Konuyu tarihsel-fenomenolojik bir yöntemle ele alan makale, söz konusu yasakları kendi tarihsel bağlamı içerisinde anlama çabasıyla, İslami kaynakların yanında Yahudiliğin kendi kaynaklarına dair yaptığı araştırmadan besleniyor.
Bilim tarihinden İslam hukuk tarihine, edebiyattan uluslararası ilişkilere, modern dönem Osmanlı ve İslam dünyası tarihinden İslam kültür tarihine güncel literatürü takip eden zengin kitap değerlendirmeleri kısmı okurların ilgisini bekliyor.
Sonraki sayımızda buluşmak ümidiyle…
Dîvan’ın 43. sayısı Aristoteles felsefesi, Osmanlı diplomasi tarihi ve mezhepler tarihi temalı üç makale ve sosyal bilimlerin farklı disiplinlerinden dokuz kitap değerlendirme yazısıyla okurlarını selamlıyor.
Bu sayımız Engin Koca’nın “Aristotelesçi Sistemde Fizik ve Sanat İlişkisi” başlıklı makalesiyle başlıyor. Aristotelesçi sistemdeki üç temel bilgi sınıflandırması olan üretici, pratik ve teorik bilginin birbirinden bağımsız olarak ele alınmasını eleştiren Koca, bu bilgi türler arasındaki ilişkiyi teorik bilgi ile üretici bilgi arasındaki ilişkinin kurallılığını tespit ederek göstermeye çalışıyor. Bu ise öncelikle fizik biliminin konusu açıkça belirlenmesi ve burdan hareketle sanatların fizik ile ilişkisinin tespitiyle mümkün. Koca’ya göre söz konusu ilişkinin belirlenmesi ilk olarak modern bilimler sınıflandırmasının Aristoteles’e olan borcunu göstermiş olacak ve mühendislik bilimleriyle temel bilimler arasındaki ilişkinin kavranmasına yönelik bir katkı sunacak.
“17. Yüzyıl Osmanlı-Habsburg Diplomasi Tarihine Bir Katkı: 1664 Vasvar Antlaşması’nın Tasdik Sürecine Dair Yeni Bulgular” başlıklı ikinci makale Özgür Kolçak’a ait. Yerli ve yabancı geniş bir arşiv araştırmasına dayanan makalede 1664 yılında Osmanlı ve Habsburg imparatorlukları arasında imzalanan Vasvar Antlaşması’nın tasdik sürecini inceliyor. Kolçak, taraflar arasında kağıda dökülen ve Habsburg hükümdarı ve Osmanlı sultanı tarafından onaylanması durumunda yürürlüğe konabilen antlaşmaların genel olarak uzun yıllar aldığı, fakat Vasvar Antlaşması’nın ise bir buçuk ay gibi kısa bir sürede yürürlüğe konduğu tespitiyle, bu durumun sebeplerini izlenen diplomasi trafiğini takip ederek ortaya koymaya çalışıyor. Bu ise değişen diplomatik mekanizma ve süreçlerin, erken modern dönem Osmanlı devletinin yapısında ne tür değişimler olduğunu belirlemede bir katkı niteliği taşıyor.
Aynur Beyza Çınar’ın kaleme aldığı “Yahudiliğin Ata Yakup ve Şeriat Algısı Işığında Medineli Müslümanlar ile Yahudiler Arasındaki Nesih Tartışması” başlıklı son makalenin konusu, Yakup Peygamber’in kendisine uyguladığı yasaklar üzerinden Hz. Peygamber döneminde Medine’de Müslümanlar ile Yahudiler arasında geçen tartışmalar. Konuyu tarihsel-fenomenolojik bir yöntemle ele alan makale, söz konusu yasakları kendi tarihsel bağlamı içerisinde anlama çabasıyla, İslami kaynakların yanında Yahudiliğin kendi kaynaklarına dair yaptığı araştırmadan besleniyor.
Bilim tarihinden İslam hukuk tarihine, edebiyattan uluslararası ilişkilere, modern dönem Osmanlı ve İslam dünyası tarihinden İslam kültür tarihine güncel literatürü takip eden zengin kitap değerlendirmeleri kısmı okurların ilgisini bekliyor.
Sonraki sayımızda buluşmak ümidiyle…
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 45,00 | 45,00 |