Dertleri Dert Edindim

Gençlerin ilerideki yıllarda önemli adamlar arasında sayılabilmeleri için, kararlı bir şekilde uygulamaları gereken bazı vazgeçilmezler vardır. Bunlardan birincisi, mesleğinde hiç kimseyi kıskanmadan birinci olabilmek, kendinde öz güvenini bulabilmek ve nezaket içinde kalabilmek suretiyle düzenli ve disiplinli çalışmaktır. Diğer çok önemli vazgeçilmez, inanç haline getirilmesi gereken unsur ise, milli, insani ve ilmi değerlerle bütünleşerek, milletiyle barışık, bilgili, tecrübelerden yararlanarak kendisini erken sosyalleştirebilen bir şahsiyet haline
getirmeye azami gayret sarf etmektir. Böylece hem vasıflı hem sosyal sorumluluk sahibi bir insan olarak gelişmenin açık yolunu bulmuş olacaklardır. O zaman etrafına güven veren ve kolayca fark edilebilen, ilgilenilen ortam içinde daha çok enerji toplayarak yürüyüşe devam etmek, güzel iklime kavuşmak elbette iyi bir şanstır. Bu yeter mi? Yetmez. Çok önemli bir şey daha var. O da hayat ve hatıralarını yazan kimselerin kitap ve makalelerini okumayı alışkanlık haline getirmektir. Onların tecrübe ve tavsiyelerinden dersler alabilmektir. İşin özeti her çeşit çiçekten bir şeyler toplayarak, fakat kendisi kalarak bal yapan arı örneği olabilmektir.
Sonrası bu yapısı ile ailesi, vatanı ve milleti için çok çalışmayı bir ibadet aşkıyla sürdürebilmektir. İşte bu insana ÜLKÜCÜ, hem de adam gibi ülkücü denir. Zeki Hacıibrahimoğlu bu yolda kıt imkanlar içerisinde, elinden geleni hiç usanmadan
yapabilen, örnek bir davranışı sürdürebilen, bu vatanı gerçekten karşılıksız sevenlerimizden birisi olarak haklı bir takdire mazhar olmuştur. Ne zaman yoksul dava arkadaşlarına ve uzun süre hakkıyla liderlik yapan, hatta BAŞBUĞ sıfatıyla önderliği benimsenen rahmetli Alparslan TÜRKEŞ'e avukat ihtiyacı olsa, koşarak gelen sıraya ilk girenler arasında Zeki Hacıibrahimoğlu'nun gayreti bir başka değerlendirilmiştir. Öyle zor, öyle kahredici, öyle baskılı dönemler olmuştur ki, imamesi kopan tespih taneleri gibi savrulduğu zamanlarda bile
"Ben buradayım, nöbetimin başındayım" diyen bir vefakâr ve cefakâr Türk aydını Hacıibrahimoğlu moral yükseltici dostlar arasında yer almıştır. Ömrü uzun olsun. Zeki Hacıibrahimoğlu; sevgisinde bir muhabbet, samimiyet, bir zarafet; saygısında olgun bir edep, vakur bir duruş ve yüzünden eksik olmayan bir tebessümle dostlarım devamlı yanında tutabilmeyi başarabilenlerden olmuştur. Hoşgörülü, sevecen, koruyucu ve yol gösterici, sorumluluk sahibi bir aile reisi ve baba olabilmenin dışında, evlatlarını iyi yetiştirmeyi de başarabilmiştir. Allah mahcup etmesin.
Yazıları, konferanstan yanında birçok kuruluşta da görev yapan yazarımızın, sürekli sorumluluk yüklenerek bulunduğu "Aydınlar Ocağfnı zikretmek gerekir Birlikte çalıştığımız dönemlerde bir sözü, bir vesile ile denk getirip çok tekrarlardı: "Asgari maliyet, azami verimlilik, faydalı sonuç". Temelde "güzel ahlak ve adalet" anlayışı düstur olmaktan bir gün çıkarılırsa, aynada kendimize bile bakmakta güçlük çekeceğimiz günler olmasın. Bu sözlerinden dolayı ona "Bizim Yunus" lakabını takmıştık. Neden derseniz: Sayın Hacıibrahimoğlu'nun şahsında; Sivrihisarlı olup, tekkesine (ocağına) kırk yıl eğri bir odun bile taşımayan, doğruluğa bu kadar çok önem veren şair ve mutasavvıf, büyük değerimiz Yunus Emre'yi yâd ettiğimiz olurdu. Önce kendisini, sonra başkalarını yargılayabilen yazarın kitabını okurken, onun bazı Özelliklerine işaret edilmesinin dikkatli ve düşündürücü olması amaçlanmıştır. Keşke çok sayıda insanımız hatıralarını gençlere bırakabilme mutluluğunu yaşayabilse... Neden olmasın?
Prof. Dr. Enis ÖKSÜZ
Ankara /Ocak-2019