"Dindarlar siyaset ve idarede etkili oldukça yönetim tekellerinin kırılacağından korkan batıcı-laikçi çevreler, dindarları "demokrasiyi yok etmek" ve "demokratik siyasi rejimi yıkmak"la itham ediyorlar. Böylece değişen şartlara uygun yeni bir suçlama tarzı keşfedilmiş oluyor. Tek başına ya da koalisyon ortağı olarak iktidara gelmek suretiyle ülkede yerli sanayinin kurulmasına öncülük edenleri "gerici", "çağdışı" ya da "teknoloji düşmanlığı" ile suçlamanın inandırıcılığı kalmadığından, artık "diktatör", "zalim", "demokrasi düşmanı" suçlamaları yapılıyor. İktidara gelirlerse yüzyılların mirası olan "demokratik siyasi kültür yok olur", "demokratik devlet anlayışı sona erer" deniyor. Dindarlar bu ithamlara karşı çeşitli şekillerde kendilerini savunuyorlar. "Demokrasi" ile "İslamiyet", karşıt iki kavram olarak gündeme geliyor ve değişik platformlarda tartışılıyor. Bu tartışmalarda, gerek İslamın, gerekse demokrasinin yanında yer alanlar soruna kendilerini haklı çıkarmak için rakiplerini suçlama yöntemiyle yaklaşıyorlar. Kısa sürede ve el yordamıyla toplanmış görüş ve delillerle tezlerini haklı çıkarmanın yollarını arıyorlar. Ama konu böyle kolaycı yöntemlerle çözümlenecek türden değildir. "İslam ve demokrasi" tartışmaları daha uzun süre devam edecek ve tartışmaların dayandığı bilgi seviyesi yükseldikçe sorun açıklık kazanacaktır."
"Dindarlar siyaset ve idarede etkili oldukça yönetim tekellerinin kırılacağından korkan batıcı-laikçi çevreler, dindarları "demokrasiyi yok etmek" ve "demokratik siyasi rejimi yıkmak"la itham ediyorlar. Böylece değişen şartlara uygun yeni bir suçlama tarzı keşfedilmiş oluyor. Tek başına ya da koalisyon ortağı olarak iktidara gelmek suretiyle ülkede yerli sanayinin kurulmasına öncülük edenleri "gerici", "çağdışı" ya da "teknoloji düşmanlığı" ile suçlamanın inandırıcılığı kalmadığından, artık "diktatör", "zalim", "demokrasi düşmanı" suçlamaları yapılıyor. İktidara gelirlerse yüzyılların mirası olan "demokratik siyasi kültür yok olur", "demokratik devlet anlayışı sona erer" deniyor. Dindarlar bu ithamlara karşı çeşitli şekillerde kendilerini savunuyorlar. "Demokrasi" ile "İslamiyet", karşıt iki kavram olarak gündeme geliyor ve değişik platformlarda tartışılıyor. Bu tartışmalarda, gerek İslamın, gerekse demokrasinin yanında yer alanlar soruna kendilerini haklı çıkarmak için rakiplerini suçlama yöntemiyle yaklaşıyorlar. Kısa sürede ve el yordamıyla toplanmış görüş ve delillerle tezlerini haklı çıkarmanın yollarını arıyorlar. Ama konu böyle kolaycı yöntemlerle çözümlenecek türden değildir. "İslam ve demokrasi" tartışmaları daha uzun süre devam edecek ve tartışmaların dayandığı bilgi seviyesi yükseldikçe sorun açıklık kazanacaktır."
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 10,56 | 10,56 |