Ceza Muhakemesi Hukukunda Uzlaştırma 6763 Sayılı Kanun ve Yeni Yönetmeliğe Göre - Uzlaştırmanın Şartları ve Usulü - Uzlaştırma Teşkilatı - Uzlaştırmacı Eğitimi ve Sınavı - Tartışmalı Konular
Ankara’da Millî Müdafaa Caddesi’nde yağmurlu bir şubat günüydü. Alternatif Çözümler Daire Başkanlığı’nın davetiyle henüz adı konmamış ancak 6763 sayılı Kanun ile çıkarılması öngörülmüş olan Yönetmelik Taslağı üzerinde çalışacaktık. Adının “Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği” olması, çok tartışma konusu olmasa da yapılan Ankara ve İstanbul toplantılarının ardından, her maddesi üzerinde uzun tartışmalar yaptığımız bir metin ortaya çıkmıştı.
Sistemi kurmak, buna ilişkin kanunları yapmak, şüphesiz önemlidir. Ancak sistemin doğru işleyebilmesi için gerekli tedbirleri almak ve yürüyen bir mekanizma haline getirmek de o kadar önemlidir. Uzlaştırma kurumunun paydaşları ile bir araya geldiğimiz her toplantıda buna ilişkin olumlu geri bildirimler almak, Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği için yaşadığımız yorgunluğu tamamen ortadan kaldırmaya yetti.
Uzlaştırmacı eğitimleri esnasında konuyla ilk kez karşılaşan kişilerin, “Bu Yönetmelik çok anlaşılır, hap gibi bir şey” şeklindeki ifadeleri kayıtlarımızda yerini aldı. Uzlaştırma Cumhuriyet savcılarına yönelik bölge toplantılarında meslektaşlarımızın olumlu değerlendirmeleri de bizlere moral oldu. En mükemmel kanunlar dahi uygulamacı elinde etkisiz hale dönüşebilir. Güzel uygulamaları mümkün kılabilmek adına yönetmelikler önemlidir. Bu sayede kötü uygulama olasılıkları engellenebilir ve muhtemel hataların önüne geçilerek uygulamanın gelişmesi sağlanabilir.
Uzlaştırma süreci bu duygularla şekillendirildi. Bu kitabın yazarları, her fırsatta ifade ettiğimiz gibi; “Toplumsal barışa hizmet etmeyecek bir uzlaştırma olmaz”, daha açık olarak; “Uzlaştırma toplum barışımıza katkı sunacaktır”, felsefesine inanmaktadır. Onarıcı adaletin dört temel kuralını kendimize ilke edindik. Uzlaştırma ile ilgili olarak söz ne zaman bize verilse; bu dört ilkenin uzlaştırmada asgari olarak sağlanması gerektiğini anlattık. Burada da zikredelim bu dört ilkeyi: Mağdurun zararının telafisi (tazmini), şüphelinin sorumluluğu üstlenmesi, tarafların özgür iradeleri ve uzlaştırmacının tarafsızlığı.
Uzlaştırmacı eğitimlerinin kanun ve yönetmeliğe uygun olarak, amaca hizmet edecek şekilde, hakkıyla verilmesi için uğraşan bir ekip ile birlikteyiz. Uzlaştırma bir küp ve altı yüzü var ise bu altı yüzü de görmeye gayret ettik. Uzlaştırmanın felsefesi ve amacını, bu eserde göz ardı etmemiz mümkün değildi.
Ankara’da Millî Müdafaa Caddesi’nde yağmurlu bir şubat günüydü. Alternatif Çözümler Daire Başkanlığı’nın davetiyle henüz adı konmamış ancak 6763 sayılı Kanun ile çıkarılması öngörülmüş olan Yönetmelik Taslağı üzerinde çalışacaktık. Adının “Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği” olması, çok tartışma konusu olmasa da yapılan Ankara ve İstanbul toplantılarının ardından, her maddesi üzerinde uzun tartışmalar yaptığımız bir metin ortaya çıkmıştı.
Sistemi kurmak, buna ilişkin kanunları yapmak, şüphesiz önemlidir. Ancak sistemin doğru işleyebilmesi için gerekli tedbirleri almak ve yürüyen bir mekanizma haline getirmek de o kadar önemlidir. Uzlaştırma kurumunun paydaşları ile bir araya geldiğimiz her toplantıda buna ilişkin olumlu geri bildirimler almak, Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği için yaşadığımız yorgunluğu tamamen ortadan kaldırmaya yetti.
Uzlaştırmacı eğitimleri esnasında konuyla ilk kez karşılaşan kişilerin, “Bu Yönetmelik çok anlaşılır, hap gibi bir şey” şeklindeki ifadeleri kayıtlarımızda yerini aldı. Uzlaştırma Cumhuriyet savcılarına yönelik bölge toplantılarında meslektaşlarımızın olumlu değerlendirmeleri de bizlere moral oldu. En mükemmel kanunlar dahi uygulamacı elinde etkisiz hale dönüşebilir. Güzel uygulamaları mümkün kılabilmek adına yönetmelikler önemlidir. Bu sayede kötü uygulama olasılıkları engellenebilir ve muhtemel hataların önüne geçilerek uygulamanın gelişmesi sağlanabilir.
Uzlaştırma süreci bu duygularla şekillendirildi. Bu kitabın yazarları, her fırsatta ifade ettiğimiz gibi; “Toplumsal barışa hizmet etmeyecek bir uzlaştırma olmaz”, daha açık olarak; “Uzlaştırma toplum barışımıza katkı sunacaktır”, felsefesine inanmaktadır. Onarıcı adaletin dört temel kuralını kendimize ilke edindik. Uzlaştırma ile ilgili olarak söz ne zaman bize verilse; bu dört ilkenin uzlaştırmada asgari olarak sağlanması gerektiğini anlattık. Burada da zikredelim bu dört ilkeyi: Mağdurun zararının telafisi (tazmini), şüphelinin sorumluluğu üstlenmesi, tarafların özgür iradeleri ve uzlaştırmacının tarafsızlığı.
Uzlaştırmacı eğitimlerinin kanun ve yönetmeliğe uygun olarak, amaca hizmet edecek şekilde, hakkıyla verilmesi için uğraşan bir ekip ile birlikteyiz. Uzlaştırma bir küp ve altı yüzü var ise bu altı yüzü de görmeye gayret ettik. Uzlaştırmanın felsefesi ve amacını, bu eserde göz ardı etmemiz mümkün değildi.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 180,00 | 180,00 |