Boğazın serin havası üşüttü Eftelyamızı. Tıpkı Edgar Allan Poe'nin “Annabel”i gibi. Eftelya da bizim “Annabel” imizdi. Bu tarihten sonra Eftelyamız iyileşemedi. Üç yıl sahnelerden uzak kaldı. 1939 yılında bu dünyaya ve sevenlerine veda edip, öbür âleme göçtü, oradaki dostlarıyla meşk etmek üzere.
Onu çok seven ve defalarca aynı sahnede ona sâzendelik yapan arkadaşı ûdî Aleko Bacanos, onun için ölümsüz bir beste yaptı. Dostları, her fırsatta bu şarkıyı çalarak, söyleyerek, dinleyerek teselli aradılar yıllar yılı.
“Gel ey denizin nazlı kızı, nûş-i şarâb et
Çık sahile, gel, sînede bir âlem-i âb et
Mestane bakışlarla beni mest-i harâb et
Çık sahile, gel, sinede bir âlem-i âb et.”
Boğazın serin havası üşüttü Eftelyamızı. Tıpkı Edgar Allan Poe'nin “Annabel”i gibi. Eftelya da bizim “Annabel” imizdi. Bu tarihten sonra Eftelyamız iyileşemedi. Üç yıl sahnelerden uzak kaldı. 1939 yılında bu dünyaya ve sevenlerine veda edip, öbür âleme göçtü, oradaki dostlarıyla meşk etmek üzere.
Onu çok seven ve defalarca aynı sahnede ona sâzendelik yapan arkadaşı ûdî Aleko Bacanos, onun için ölümsüz bir beste yaptı. Dostları, her fırsatta bu şarkıyı çalarak, söyleyerek, dinleyerek teselli aradılar yıllar yılı.
“Gel ey denizin nazlı kızı, nûş-i şarâb et
Çık sahile, gel, sînede bir âlem-i âb et
Mestane bakışlarla beni mest-i harâb et
Çık sahile, gel, sinede bir âlem-i âb et.”
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 23,04 | 23,04 |