Belâgat ilmi, İslâm kültür ve medeniyetinin daha çok kendi iç kaynaklarından doğarak gelişen en önemli ilim dallarından birisidir. İlmî bir disiplin olarak ilk çalışmalar Kur’an’ı anlama, onun i’caz ve îcâz özelliklerini kavrama amaçlarına yönelik olmuştur. Belâgate bu açıdan bakınca Kur’an merkezli olarak doğmuş ve uzun asırlar boyunca metodolojik gelişimini devam ettirmiştir. Metodolojik gelişim süreciyle birlikte Mâverâünnehir Kelâmcılarının, Irak-Suriye- Mısır edebiyat çevrelerinin ve Kuzey Afrika – Endülüs edebiyat ve ilim çevrelerinin belâgat usulleri şekillenmeye başlamıştır. Böylece Klâsik belâgat ekolleri ortaya çıkmıştır. Uzun asırlar boyunca bu Kelâmcıların ve Edebiyatçıların belâgat anlayışları etkili olmuştur ve bu etkileri günümüze kadar da gelmiştir. Modern dönemde ise özellikle Mısır edebiyatçılarının ve İslâm âlimlerinin belâgat ilmine yaklaşımda yeni arayışlar içine girdiklerini görüyoruz. Bu arayışlar neticesinde ortaya çıkan yenilikçi anlayışlar, klâsik belâgat ile Batı retoriği arasında sancılı bir dönemi yansıtmaktadır. Bu çerçevede, Klâsik ve Modern dönem belâgat ekollerinin özelliklerinin ve temel prensiplerinin tespiti, belâgat ilminin günümüze yansımalarını anlamamızda bizlere yol gösterecektir. Biz de bu eserimizde belâgat ilminin ve belâgat ekollerinin ortaya çıkışını ve gelişim süreçlerini, bu oluşumlarda etkili olan faktörleri ele almaya çalıştık. Belâgat ekollerinin müstakil ve geniş bir şekilde ele alındığı bu çalışmanın ilim dünyasına mütevazı bir katkı sunacağını umuyorum.
Belâgat ilmi, İslâm kültür ve medeniyetinin daha çok kendi iç kaynaklarından doğarak gelişen en önemli ilim dallarından birisidir. İlmî bir disiplin olarak ilk çalışmalar Kur’an’ı anlama, onun i’caz ve îcâz özelliklerini kavrama amaçlarına yönelik olmuştur. Belâgate bu açıdan bakınca Kur’an merkezli olarak doğmuş ve uzun asırlar boyunca metodolojik gelişimini devam ettirmiştir. Metodolojik gelişim süreciyle birlikte Mâverâünnehir Kelâmcılarının, Irak-Suriye- Mısır edebiyat çevrelerinin ve Kuzey Afrika – Endülüs edebiyat ve ilim çevrelerinin belâgat usulleri şekillenmeye başlamıştır. Böylece Klâsik belâgat ekolleri ortaya çıkmıştır. Uzun asırlar boyunca bu Kelâmcıların ve Edebiyatçıların belâgat anlayışları etkili olmuştur ve bu etkileri günümüze kadar da gelmiştir. Modern dönemde ise özellikle Mısır edebiyatçılarının ve İslâm âlimlerinin belâgat ilmine yaklaşımda yeni arayışlar içine girdiklerini görüyoruz. Bu arayışlar neticesinde ortaya çıkan yenilikçi anlayışlar, klâsik belâgat ile Batı retoriği arasında sancılı bir dönemi yansıtmaktadır. Bu çerçevede, Klâsik ve Modern dönem belâgat ekollerinin özelliklerinin ve temel prensiplerinin tespiti, belâgat ilminin günümüze yansımalarını anlamamızda bizlere yol gösterecektir. Biz de bu eserimizde belâgat ilminin ve belâgat ekollerinin ortaya çıkışını ve gelişim süreçlerini, bu oluşumlarda etkili olan faktörleri ele almaya çalıştık. Belâgat ekollerinin müstakil ve geniş bir şekilde ele alındığı bu çalışmanın ilim dünyasına mütevazı bir katkı sunacağını umuyorum.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 108,80 | 108,80 |