Bu kitap, aydınlanma ve din arasındaki ilişkiyi yeniden düşünmemizin gerekliliğini gözler önüne sunuyor. Bilinen materyallere özgün ve ufak açıcı şekilde yaklaşarak yeni bir anlayışa katkıda bulunuyor. Bu, hem uzmanlar hem de genel olarak okuyucular için değerli bir kitap olacaktır.
Bu kitap, 18. yüzyıl Avrupasındaki dinsel değişim ve bu değişimin nedenleri hakkında eleştirel bir değerlendirme sunarken aynı zamanda geleneksel aydınlanma çalışmalarında kabul gören görüşlere yönelik radikal bir meydan okuma niteliğindedir.
Aydınlanma italya, fransa ve ilgilteresine odaklanarak, özellikle aydınlamacı düşüncenin moderniteye yol açtığı düşüncesi olmak üzere 18. yüzyıldaki dinsel değişime ilişkin kanonik görüşün, gerçekte az sayıdaki delillere ve varsayımlara dayanarak nasıl inşa edildiğini resmektedir. Çünkü, yetersiz delillere rağmen aydınlanma çalışmalarının temel varsımlarından biri, 18. yüzyılın 'entelektüel solvetini' ortaya çıkaran ateşli bir deist hareketinin varlığına dair iddadır. Bu kitabın temel iddiasını, ideolojik anlamda muazzam çekiciliği olan geleneksel modernitenin doğuşu mitinin, gerçekte deist sayısındaki azlığın göz ardı edilerek yerine oldukça yanıltıcı bir tarihsel görüşün yerleştirldiği anlamına geldiği düşüncesi oluşmaktadır. Bunun sonucunda, dinsel değişim için daha geleneksel güçlere daha çok az dikkat edilmiş veya hiç edilmemiştir. Kitap aynı zamanda 18. yüzyıl çalışmasıyla ilgili bugüne kadar ihmal edilen temel metodolojik meseleleri ve ilgili çağdaşların gelecek nesilleri yanıltabilme potansiyellerini de gündeme getirmektedir.
Modernite ve postmodernite kavramların akademik çevredeki mevcut yaygın aktüalitesi göz önüne alındığında, bu kitap gerçekten çok önemli bir tartışmayı ileri sürmektedir ve dönem üzerine çalışan tüm öğrenciler için önemli bir okuma olacaktır.
Bu kitap, aydınlanma ve din arasındaki ilişkiyi yeniden düşünmemizin gerekliliğini gözler önüne sunuyor. Bilinen materyallere özgün ve ufak açıcı şekilde yaklaşarak yeni bir anlayışa katkıda bulunuyor. Bu, hem uzmanlar hem de genel olarak okuyucular için değerli bir kitap olacaktır.
Bu kitap, 18. yüzyıl Avrupasındaki dinsel değişim ve bu değişimin nedenleri hakkında eleştirel bir değerlendirme sunarken aynı zamanda geleneksel aydınlanma çalışmalarında kabul gören görüşlere yönelik radikal bir meydan okuma niteliğindedir.
Aydınlanma italya, fransa ve ilgilteresine odaklanarak, özellikle aydınlamacı düşüncenin moderniteye yol açtığı düşüncesi olmak üzere 18. yüzyıldaki dinsel değişime ilişkin kanonik görüşün, gerçekte az sayıdaki delillere ve varsayımlara dayanarak nasıl inşa edildiğini resmektedir. Çünkü, yetersiz delillere rağmen aydınlanma çalışmalarının temel varsımlarından biri, 18. yüzyılın 'entelektüel solvetini' ortaya çıkaran ateşli bir deist hareketinin varlığına dair iddadır. Bu kitabın temel iddiasını, ideolojik anlamda muazzam çekiciliği olan geleneksel modernitenin doğuşu mitinin, gerçekte deist sayısındaki azlığın göz ardı edilerek yerine oldukça yanıltıcı bir tarihsel görüşün yerleştirldiği anlamına geldiği düşüncesi oluşmaktadır. Bunun sonucunda, dinsel değişim için daha geleneksel güçlere daha çok az dikkat edilmiş veya hiç edilmemiştir. Kitap aynı zamanda 18. yüzyıl çalışmasıyla ilgili bugüne kadar ihmal edilen temel metodolojik meseleleri ve ilgili çağdaşların gelecek nesilleri yanıltabilme potansiyellerini de gündeme getirmektedir.
Modernite ve postmodernite kavramların akademik çevredeki mevcut yaygın aktüalitesi göz önüne alındığında, bu kitap gerçekten çok önemli bir tartışmayı ileri sürmektedir ve dönem üzerine çalışan tüm öğrenciler için önemli bir okuma olacaktır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 156,60 | 156,60 |