Bu kitap, emperyalizme karşı bağımsızlık savaşı kazanılarak kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti’nin, Atatürk’ün ölümü sonrasında emperyalizme nasıl bağımlı duruma düşürüldüğü, demokrasinin niye gelişemediği, bireylerin niye özgürleşemediği ve bilinçli vatandaşlar hâline gelemediği, gerilemenin hangi noktada başladığı gibi sorulara cevap arama süreci sonucunda ortaya çıktı.
Yakın tarihimizin gerçekleriyle yüzleşmeden bugüne nasıl geldiğimizi anlamak, çıkış için sonuç alacak önerilerde bulunmak doğru olmadığı gibi mümkün de değildir. Atatürk Cumhuriyeti’nin tam bağımsızlık, laiklik ve halkçılık ilkelerini temel almak ve hedeflerini anlamak yerine, siyasetçilerin iktidarda kalabilmek için iç ve dış güçlere bu ilkelerden verdikleri tavizleri görmezden gelmenin sonucu, bugün yaşadığımız çöküştür. Bu kitap, bir anlamda çıkış yolu için yakın tarihimizin gerçekleri ile yüzleşmeye de davettir. Her yüzleşmede olduğu gibi tabuları yıkmak sarsıcı nitelikte olabilir. Ancak gerçeklerle yüzleşmeyi artık erteleyemeyeceğimiz bir sona doğru yaklaşmış durumdayız. 11 Kasım 1938’de Atatürk’ün mesai arkadaşlarının tasfiyesi ile başlayan süreç, bugün Atatürk Cumhuriyeti’nin tasfiyesi noktasına gelmiştir.
Bu kitap, emperyalizme karşı bağımsızlık savaşı kazanılarak kurulmuş olan Türkiye Cumhuriyeti’nin, Atatürk’ün ölümü sonrasında emperyalizme nasıl bağımlı duruma düşürüldüğü, demokrasinin niye gelişemediği, bireylerin niye özgürleşemediği ve bilinçli vatandaşlar hâline gelemediği, gerilemenin hangi noktada başladığı gibi sorulara cevap arama süreci sonucunda ortaya çıktı.
Yakın tarihimizin gerçekleriyle yüzleşmeden bugüne nasıl geldiğimizi anlamak, çıkış için sonuç alacak önerilerde bulunmak doğru olmadığı gibi mümkün de değildir. Atatürk Cumhuriyeti’nin tam bağımsızlık, laiklik ve halkçılık ilkelerini temel almak ve hedeflerini anlamak yerine, siyasetçilerin iktidarda kalabilmek için iç ve dış güçlere bu ilkelerden verdikleri tavizleri görmezden gelmenin sonucu, bugün yaşadığımız çöküştür. Bu kitap, bir anlamda çıkış yolu için yakın tarihimizin gerçekleri ile yüzleşmeye de davettir. Her yüzleşmede olduğu gibi tabuları yıkmak sarsıcı nitelikte olabilir. Ancak gerçeklerle yüzleşmeyi artık erteleyemeyeceğimiz bir sona doğru yaklaşmış durumdayız. 11 Kasım 1938’de Atatürk’ün mesai arkadaşlarının tasfiyesi ile başlayan süreç, bugün Atatürk Cumhuriyeti’nin tasfiyesi noktasına gelmiştir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 60,00 | 60,00 |