İnsanlık tarihinin en eski dönemlerinden bu yana, insanlar gökyüzüne bakarak orada yaşamın, bilginin ve ilahi gücün kaynaklarını aradılar. Gökyüzü, insanın varoluşunu anlamlandırma çabasında büyük bir rol oynadı; güneşin doğuşu ve batışı, yıldızların düzeni, ayın döngüleri gibi kozmik olaylar, insanları derin bir meraka ve hayranlığa sürükledi. Bu merak, zamanla mitolojilerin, efsanelerin ve dini inançların temel taşlarını oluşturdu. Dünyanın dört bir yanındaki farklı medeniyetler, gökyüzünde yaşayan tanrılar, kutsal varlıklar ve ilahi güçlerle dolu hikayeler anlattı. Bu anlatılar, sadece bir bölgenin ya da halkın özgün kültürel mirası değil, evrensel bir olgu olarak tüm insanlığın ortak bir arayışını yansıtır.
İnsanlık tarihinin en eski dönemlerinden bu yana, insanlar gökyüzüne bakarak orada yaşamın, bilginin ve ilahi gücün kaynaklarını aradılar. Gökyüzü, insanın varoluşunu anlamlandırma çabasında büyük bir rol oynadı; güneşin doğuşu ve batışı, yıldızların düzeni, ayın döngüleri gibi kozmik olaylar, insanları derin bir meraka ve hayranlığa sürükledi. Bu merak, zamanla mitolojilerin, efsanelerin ve dini inançların temel taşlarını oluşturdu. Dünyanın dört bir yanındaki farklı medeniyetler, gökyüzünde yaşayan tanrılar, kutsal varlıklar ve ilahi güçlerle dolu hikayeler anlattı. Bu anlatılar, sadece bir bölgenin ya da halkın özgün kültürel mirası değil, evrensel bir olgu olarak tüm insanlığın ortak bir arayışını yansıtır.