Baran Hemze;
Resmi kayıtlara göre; 15.01.1962'de Diyarbekir'de doğdu. İlk orta ve liseyi aynı şehirde tamamladı.
28 Nisan 1979 yılında sıkıyönetimin Diyarbekir'e ilk geldiği gün, 1 Mayıs ile ilgili pullamadan dolayı göz altına alındı. ağır işkencelerden geçirildi, burnu kırıldı ve askeri cezaevine konuldu. Yargılandı, "Bölücülük propagandası yaptığı ve 142/3 sayılı yasaya muhalefet ettiği" iddiasıyla 20 ay ceza aldı.
1981'da tekar Ala Rızgari davasından dolayı gözaltına alındı, aylar süren işkencelerden sonra tutuklandı, 5 Nolu Askeri Cezaevi'nde kaldı. Mahkemede sürekli sorulan iki soruya -"Kürd müsün, Türk müsün?" İkinci soru ise "Bağımsız bie Kürdistan'dan yanamısın?" -dilinin döndüğü kadar yanıtlamayı ve düşünsel savunmasını yaptı. Neticede 14 ay süren vahşetten sonra tahliye oldu.
Defalarca göz altına alınıp bırakıldı. 90'lı yıllarda kontra saldırısına maruz kaldı. Son kez 1995 yılında yunanistan sınırını geçmeye çalışırken ihbar sonucu yakalandı. Yoğun işkencelerden sonra tekrar tutuklandı. Bir yıl tekrar 5 nolu cezaevinde yattı.
Cezaevi çıkışından sonra Avrupa'ya çıktı, orada kültürel ve siyasi çalışmalarına devam etti. Kürd halkının bir ferdi olarak üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalıştı ve çalışıyor. Aralıklarla çeşitli dergi ve internet sayfalarında yazılar yazdı ve şuana kadar da yazmaya devam ediyor. Yaklaşık 14 yıl süren sürgün hayatından sonra dönüş yaptı. Evli; ikisi kız ikisi erkek; dört çocuğu var, onlar avrupa'da kendisi ise Ahmed'te yaşıyor.
Şu anda Kürdçe şiir kitabı üzerinde çalışıyor ve "Umarım ilham kaynağım beni terk etmez ve ben bu yıl içinde Kürdçe şiir kitabımı okurlarla paylaşmış olurum" diyor...
Baran Hemze;
Resmi kayıtlara göre; 15.01.1962'de Diyarbekir'de doğdu. İlk orta ve liseyi aynı şehirde tamamladı.
28 Nisan 1979 yılında sıkıyönetimin Diyarbekir'e ilk geldiği gün, 1 Mayıs ile ilgili pullamadan dolayı göz altına alındı. ağır işkencelerden geçirildi, burnu kırıldı ve askeri cezaevine konuldu. Yargılandı, "Bölücülük propagandası yaptığı ve 142/3 sayılı yasaya muhalefet ettiği" iddiasıyla 20 ay ceza aldı.
1981'da tekar Ala Rızgari davasından dolayı gözaltına alındı, aylar süren işkencelerden sonra tutuklandı, 5 Nolu Askeri Cezaevi'nde kaldı. Mahkemede sürekli sorulan iki soruya -"Kürd müsün, Türk müsün?" İkinci soru ise "Bağımsız bie Kürdistan'dan yanamısın?" -dilinin döndüğü kadar yanıtlamayı ve düşünsel savunmasını yaptı. Neticede 14 ay süren vahşetten sonra tahliye oldu.
Defalarca göz altına alınıp bırakıldı. 90'lı yıllarda kontra saldırısına maruz kaldı. Son kez 1995 yılında yunanistan sınırını geçmeye çalışırken ihbar sonucu yakalandı. Yoğun işkencelerden sonra tekrar tutuklandı. Bir yıl tekrar 5 nolu cezaevinde yattı.
Cezaevi çıkışından sonra Avrupa'ya çıktı, orada kültürel ve siyasi çalışmalarına devam etti. Kürd halkının bir ferdi olarak üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalıştı ve çalışıyor. Aralıklarla çeşitli dergi ve internet sayfalarında yazılar yazdı ve şuana kadar da yazmaya devam ediyor. Yaklaşık 14 yıl süren sürgün hayatından sonra dönüş yaptı. Evli; ikisi kız ikisi erkek; dört çocuğu var, onlar avrupa'da kendisi ise Ahmed'te yaşıyor.
Şu anda Kürdçe şiir kitabı üzerinde çalışıyor ve "Umarım ilham kaynağım beni terk etmez ve ben bu yıl içinde Kürdçe şiir kitabımı okurlarla paylaşmış olurum" diyor...
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 42,50 | 42,50 |