Bugüne kadar II. Abdülhamid ve dönemi hakkında yazılanlar gerek övgüde gerekse yergide daima aşırıya kaçmıştır. Bunun başlıca sebebi ana kaynaklara inilmemesi olmuştur. Elinizdeki kitap bu dönemin dinî ve sosyal politikalarını objektif olarak tesbite çalışmıştır. Yerli ve yabancı birinci elden kaynaklara müracaatla, dönemin şartlarını ve imkânlarını ortaya koyarak değerlendirme yapma gayreti, Osmanlı tarihinin en kritik dönemlerinden birinde yer alan o nisbette eleştrilen bir devlet adamının lâyıkıyla anlaşılmasına vesile olma isteğinden doğmuştur. Kitapta, bütün Hıristiyan âlemini -sözde- topyekün bir İslam saldırısı korkusu etrafında birleştimeye çalışanların hareket noktasını teşkil eden “İslam birliği” hareketi incelenmiştir. Hareketin fikrî altyapı hazırlıkları dönemi, icra gücünün mantığı, imkânları ve uygulamaları birlikte ele alınmıştır. Okuyucu kitabı bitirdiğinde yüz yıl öncesinin aynasında, günümüz Türkiye’sinin Batı âleminden dışlanmasının ardındaki temel nedenlerden bir kısmının belirginleştiğini görecektir. Bu görüş aynı zamanda Türkiye’nin hal ve istikbâldeki politikalarını tesbite yarayacak ipuçlarını da beraberinde getirecektir.
Bugüne kadar II. Abdülhamid ve dönemi hakkında yazılanlar gerek övgüde gerekse yergide daima aşırıya kaçmıştır. Bunun başlıca sebebi ana kaynaklara inilmemesi olmuştur. Elinizdeki kitap bu dönemin dinî ve sosyal politikalarını objektif olarak tesbite çalışmıştır. Yerli ve yabancı birinci elden kaynaklara müracaatla, dönemin şartlarını ve imkânlarını ortaya koyarak değerlendirme yapma gayreti, Osmanlı tarihinin en kritik dönemlerinden birinde yer alan o nisbette eleştrilen bir devlet adamının lâyıkıyla anlaşılmasına vesile olma isteğinden doğmuştur. Kitapta, bütün Hıristiyan âlemini -sözde- topyekün bir İslam saldırısı korkusu etrafında birleştimeye çalışanların hareket noktasını teşkil eden “İslam birliği” hareketi incelenmiştir. Hareketin fikrî altyapı hazırlıkları dönemi, icra gücünün mantığı, imkânları ve uygulamaları birlikte ele alınmıştır. Okuyucu kitabı bitirdiğinde yüz yıl öncesinin aynasında, günümüz Türkiye’sinin Batı âleminden dışlanmasının ardındaki temel nedenlerden bir kısmının belirginleştiğini görecektir. Bu görüş aynı zamanda Türkiye’nin hal ve istikbâldeki politikalarını tesbite yarayacak ipuçlarını da beraberinde getirecektir.